Laboratuvar Ortamında Geliştirilen İnsan Dişinin Geleceği

Laboratuvar Ortamında Geliştirilen İnsan Dişinin Geleceği

Biruni Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi’nde görevli Dr. Öğretim Üyesi Taha Aktaş, İngiltere’de insan dişi üretmek amacıyla gerçekleştirilen laboratuvar çalışmasını değerlendirerek, bu inovasyonun dolgu ve implantların yerini almaya aday olduğunu söyledi.

Hastane kaynaklarına göre, King’s College London ve Imperial College London işbirliğiyle yürütülen araştırmada, insan hücrelerinden diş üretimi başarıyla gerçekleştirildi.

Biruni Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Taha Aktaş da konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu gelişmenin yalnızca bilimsel anlamda değil, aynı zamanda klinik uygulamalar açısından da devrim niteliği taşıdığını vurguladı.

Aktaş, bu yeni yöntemin dolgu ve implantlara göre daha biyolojik uyum sağladığını belirterek, gelecekte diş tedavilerinde önemli bir dönüşüm yaratabileceğini dile getirdi.

Dişlerin aşınması ve yapısının zayıflaması gibi sorunlara yol açabilen dolguların ve cerrahi gerektiren implantların yerine, kişinin kendi hücrelerinden elde edilen doğal dişlerin kullanılmasının önemine değinen Aktaş, bu yöntemin hastalar açısından biyolojik olarak en uyumlu çözüm olduğunu belirtti.

Aktaş, çalışmanın en kritik aşamasının hücreler arası iletişimi sağlayan biyomimetik ortamın oluşturulması olduğunu, bu sayede hücrelerin diş haline dönüştüğünü ve gereken sinyalleri aldığını ifade etti.

Türkiye’deki akademik çevrelerin bu gelişmeleri yakından takip ettiğini belirten Aktaş, ülkemizde rejeneratif diş hekimliği alanında önemli çalışmalar yapıldığını ancak bu tür teknolojilere erken adapte olabilmek için kamu desteği ve özel sektör yatırımlarının kritik olduğunu söyledi.

Laboratuvar ortamında henüz prototip aşamasında olan diş üretim teknolojisinin yakın gelecekte rutin diş tedavilerinde kullanılabilir hale gelebileceğine dikkat çeken Aktaş, bu yeni yöntemle üretilen dişlerin vücudun bir parçası gibi davranacağını belirtti.

Kaynak: AA / Kerem Alp Eren Kaya – Ekonomi

Related Posts

Çocuklarla cinsellik hangi yaşta, nasıl konuşulmalı?

Yaygın kanının aksine çocuklarla cinselliği konuşmak için ergenliği beklemeye gerek yok. Peki çocuklarla cinsellik hakkında nasıl konuşmak gerekiyor?

3-2-8 egzersizi göbek yağını hızlıca yakıyor

Pilates uzmanı Nonna Glaser mimarı olduğu “3-2-8” antrenman yönteminin göbek yağlarından en hızlı kurtulma yolu olduğunu belirtiyor. Peki, 3-2-8” antrenman yöntemi nasıl çalışıyor?

Dişlerinizi fırçalarken gördüğünüz kırmızılık, haftalarınızı mahvedebilir

Dişlerinizi fırçalarken fırça kıllarında ya da lavaboda beliren hafif bir kırmızılık, çoğu zaman önemsenmeden geçiliyor. Ancak uzmanlar, bu küçük belirtinin ağız sağlığı açısından ciddi bir tehlikenin habercisi olabileceği konusunda uyarıyor.

Fazla şeker bağışıklığı da çökertiyor

Günümüzde çok fazla hazır gıda dolayısıyla çok fazla şeker tüketiyoruz. Bu durumun
sağlığımız için büyük bir risk olduğunu belirten Prof. Dr. Osman Erk ‘’Kalpten bağırsaklara kadar vücuda tepeden tırnağa zarar veren bu durum bağışıklığı da zayıflatıp, vücudu hastalıklara açık hale getirir” dedi.

Kapıdan içeri sokan yandı! Alerji coşturan çiçek de var, nefesi anında tıkıyor

Çevresel alerjilerden muzdarip olanlar için ilkbahar ve sonbahar gibi ara mevsimler güzel olduğu kadar zordur. Polen gibi alerjenler bu dönemleri çekilmez hale getirebilir. Alerji hastaları, hapşırma, burun akıntısı ve göz kaşıntısı gibi belirtilerden kaçınmak için genellikle evlerine sığınır. Ancak evinizde bu bitkiler bulunuyorsa, alerjiye yakalanmanız an meselesi olabilir.

Z kuşağının yeni seyahat trendi: JOMO!

3.300 katılımcıyla yapılan ankete göre Z kuşağı arasında yeni bir seyahat trendi yükseliyor. Yeni nesil beslenme, egzersiz, yenilenme ve ruh sağlığını bir arada barındıran bütünsel bir tatil konsepti talep ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir